Uşak’taki Blaundos Antik Kenti, görenleri büyülüyor.
Uşak’ın tarihi ve doğal güzellikleriyle ön plana çıkan Ulubey ilçesindeki Blaundos Antik Kenti, görenleri kendine hayran bırakıyor.
Büyük İskender’in Anadolu seferinde Makedonya’dan gelen askerlerin yerleştiği Blaundos Antik Kenti, heybetli imgesiyle ziyaretçileri büyülüyor.
Ulubey Kanyonu’nun uzantısı pozisyonundaki derin vadilerle çevrili kente giriş kapısından giren ziyaretçiler, vadinin yamaçlarında yer alan yüzlerce kaya mezarının oluşturduğu girinti ve çıkıntıları izleme imkanı buluyor.
Tarım ve rahmetin sembolü: Demeter
Patikayı anımsatan toprak yoldan tarihi kalıntıların ortasından kentin içerisine seyahat yapan ziyaretçiler, nekropol alanı ve mitolojide tarım ve rahmetin sembolü olarak bilinen tanrıça Demeter’in tapınağıyla karşılaşıyor.
Kentin en uç kısmında yer alan büyük bir ustalıkla yerleştirilmiş blok taşlardan oluşan üç yapı da dikkati çekiyor.
Fotoğrafçıların uğrak noktası oldu
Kentte birinci günkü ihtişamıyla ayakta duran yapılar, etraf vilayet ve ilçelerden gelen fotoğraf tutkunlarını ağırlıyor.
Fotoğrafçılar, bilhassa geç saatlerde, uzun pozlama ve yıldız çekim tekniklerini kullanarak, antik kent kalıntılarıyla yıldızlarla kaplı gökyüzünün eşsiz görüntüsünü görüntülüyor.
Vali Ergün’den antik kente gece ziyareti
Uşak Valisi Turan Ergün de antik kente gelerek gece çalışma yapan fotoğrafçılarla bir ortaya geldi.
Ergün, fotoğrafçılardan çekim teknikleri hakkında bilgi aldı.
Burada açıklamalarda bulunan Uşak Valisi Turan Ergün, antik kentte sanat faaliyetler yapılmasını memnuniyetle karşıladığını söz etti.
Çekilen her bir fotoğraf için ağır emek harcandığına dikkati çeken Ergün, ortaya çıkan fotoğrafların ise çok değerli olduğunu belirtti.
Ergün, Blaundos Antik Kenti’nin çok kıymetli bir yer olduğunu kaydederek, şöyle konuştu:
“Burayı ön plana çıkarmamız lazım”
“Blundos çok tarihi bir yer. Bence Uşak’ın turizm açısından tanıtılmasında en değerli tarihi kültürel bedeli olan destinasyonlardan birisi diye düşünüyorum. Burayı ön plana çıkarmamız lazım, ona inanıyoruz.
Hep bir arada arkadaşlar da bunun için uğraşıyorlar. Mahallî idareler, bizler, belediye, kaymakamlık, fotoğraf tutkunu arkadaşlar, buraya hak ettiği pahası kazandırabilmek için elimizden geleni yapmamız gerektiğini düşünüyorum.”
Banaz ilçesinde geniş ormanlık alanların ve göletlerin yer aldığını, dünyanın en uzun ikinci kanyonunun Ulubey ilçesinde olduğunu hatırlatan Ergün, şöyle devam etti:
“Yatırımlarla dayanak vermemiz lazım”
“Zafer Kalkınma Ajansı’nın takviyesiyle burada da yapmayı düşündüğümüz hafriyat meskeni, karşılama meskeni, girişte değişik projeler var. O projelere hayat buldurmamız lazım.
Onlar olunca ben buraya daha çok insanın geleceğini düşünüyorum. Bir de yalnızca burayı görmek manasında değil… Turizm faaliyetleri, program dahilinde yani muhakkak bir destinasyon içerisinde, değişik aktiviteleri içerisine alan faaliyetlerdir.
Blaundos da o zenginliği destekliyor, Ulubey destekliyor, kanyonlar destekliyor. Uşak’ta bunu destekleyen çok şey var. Yani turizm faaliyetlerini destekleyen çok şey var.
Bizim de bunları daha çok gün yüzüne çıkarmamız lazım. İşte fotoğraflarla, fotoğraflarla, bu cins çekimlerle, yapacağımız tesislerle, yatırımlarla buna dayanak vermemiz lazım diye düşünüyorum.”
Fotoğrafçılar antik kentte çalışmayı seviyor
Birkare Fotoğraf Sanatkarları Derneği (BİFSAD) Lideri Hilmi Coşkun ise şöyle konuştu:
“Ekip olarak gece çekimlerini çok seviyoruz. Sık sık Blaundos’u ziyarete geliyoruz. Samanyolu fotoğrafları ve yıldız döngüsü fotoğrafları çekmeye geldiğimizde bunun birinci kuralı ayın olmaması.
Yani zifiri karanlık olması lazım. Bu türlü olunca da yıldızlar kendisini gösteriyor. Fotoğraf çekmeseniz bile gökyüzüne baktığınız vakit o yıldızları gördüğünüzde öbür alemlere gidiyorsunuz. O bakımdan çok hoş bir his, tanım edilemez.”
“Fotoğraf benim kendimi bulduğum yer diyebilirim”
Fotoğraf sanatkarı ve iç mimar Oğuzhan Şahinoğlu, Uşak’ın tarihi ve kültürel yapılarıyla ön plana çıkan bir kent olduğunu belirterek, 14 yıldır kentte fotoğraf çekimleri yaptığını kaydetti.
Fotoğraf çekmenin kendisi için bir tutku olduğunu lisana getiren Şahinoğlu, “Özellikle yıldız fotoğraflarına fazladan bir ilgim var. Her bulduğum fırsatta yıldız fotoğrafına çıkmayı tercih ediyorum. Fotoğraf benim kendimi bulduğum yer diyebilirim.
Biz fotoğraf çekerken her vakit sanatsal bir öğe oluşturmayı hedefliyoruz. Çektiğimiz fotoğrafın sanatsal bir öğeyi temsil etmesini, fonksiyon kazanmasını önemsiyoruz.” dedi.
AA’nın haberine nazaran; Şahinoğlu, antik kentin fotoğrafçılar ortasında tanınan olduğunu, kendisinin ise burada birinci yıldız fotoğrafını 2013’te çektiğini de kelamlarına ekledi.
Yorumlar kapalı.